21 Mart 2016 Pazartesi

Gece Çığırtkanları

...
Gündüz ellerimi ve artık hiç saç bitmeyen kafamı görmedikleri sürece sorun yok. Gece, her şeyi tatlı bir örtüyle görünmez ve belirsiz kılarken, derinlerimizde gizli çoğu şeyi çağırıveriyor. Ama suç yalnız onda mı, ya biz? Ne oluyor, nasıl oluyor da gecenin, karanlığın fırçasıyla birçok şeyi örterek açtığı o büyük boşluğu, hep kendi sözlerimizle dolduruyoruz? Yetmiyor, bir de yazıyoruz bu güçle deşip dağıttıklarımızı. Yazdıklarımız öylesine içli ki, kimi zaman kendimiz bile birkaç kez okumaya dayanamıyoruz. Geceye karışıp bir kerecik olsun kendi karanlığına bakmamış olanlar, onlar duyamazlar ki gecenin açtığı boşlukta yankılanan sözcüklerimizi...Geceyi bilenler kimi şeylerin açığa çıkması için herkesin uyumasını bekliyor. Öyle azlar ki, kendi seslerini duymak için öbürlerinin susuşunu beklemekten başka seçenekleri yok.
...
Gece Çığırtkanları-Şenay Eroğlu Aksoy

Gece, ölüm, yurtsuzluk, çocukluk, korku; bize ait birçok duyguya cesurca dokunan öyküler.

Hiç yorum yok: